CHP Genel Başkan Yardımcısı Lale Karabıyık, “Çocuklarımızın geleceğe dair umutlarını diri tutmak, gerçeğe dönüştürmek bizlerin görevi olmalıdır. 11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü, bizler için bu gidişe dikkat çekme ve ‘dur’ deme günüdür.” ifadesini kullandı.
Karabıyık, 11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, 11 Ekim’in, kız çocuklarının yaşadıkları hak ihlallerine dikkati çekmek ve çözümler üretmek için önemli bir gün olduğunu belirtti.
Okullaşmada kız çocuklarının dezavantajlı durumunun devam ettiğini bildiren Karabıyık, “MEB istatistiklerine göre, eğitim sistemi içinde 19 milyon 904 bin 679 öğrenci bulunmaktadır. Bunların açık öğretim dahil 9 milyon 640 bin 726’sı kız öğrencilerden oluşmaktadır. Erkek öğrencilerin sayısı 623 bin 233 daha fazladır. TÜİK tarafından yayınlanan doğum istatistikleri dikkate alındığında 2010-2022 arasında eğitim sistemi içindeki erkek öğrenci sayısının kız öğrencilerden maksimum 429 bin 468 daha fazla olması gerekirdi.” değerlendirmesini yaptı.
Kız çocuklarının eğitim hakkını kullanmasını engelleyen faktörlerden birinin de erken yaşta nişanlanma ve evlilik olduğunu ifade eden Karabıyık, TÜİK’in 2021 Yılı Aile Yapısı Araştırmasına göre eğitimi bırakma nedenleri arasında nişanlanma-evlenmenin payının yüzde 3,7 olduğunu bildirdi.
TÜİK’in 2022 Yılı Doğum İstatistiklerine göre, 12 yaş altında 147, 15-17 yaş arasında ise 7 bin 42 çocuğun doğum yaptığını aktaran Karabıyık, kız çocuklarının sıkça karşılaştıkları sorunlardan birinin de cinsel istismar olduğunu vurguladı.
Karabıyık, şunları kaydetti:
“Kız çocuklarımızın karşılaştığı bir başka sorun ise çocuk işçiliğidir. Çocuk işçiliği üzerine yapılan araştırmalar, kız çocuklarının da en az erkek çocukları kadar çocuk işçiliğine maruz kaldığını ortaya çıkarmıştır. Dünya Kız Çocukları Günü, yoksulluğun ortadan kaldırılması ve kızların topluma ve kendilerini ilgilendiren kararlara tam katılımının sağlanması, evde, sokakta, okulda, iş yerinde korunmaları ve güçlendirilmesi için fırsat bilinmelidir. Çocuklarımız hayata eşit bir başlangıç yapmalıdır. Ailelerin ekonomik beklentilerine, geleneksel değerlerine çocuklarımız kurban edilmemelidir. Çocuklarımızın geleceğe dair umutlarını diri tutmak, gerçeğe dönüştürmek bizlerin görevi olmalıdır. 11 Ekim, bizler için bu gidişe dikkat çekme ve ‘dur’ deme günüdür.”